Biyosfer rezervleri farklı karakterlerdeki doğal alanlardan dağlara, insan etkisiyle bozulmuş ovalardan kıyılara, steplerden yoğun ormanlık alanlara, çöllerden ekvatora, tundradan kutup bölgelerine kadar çok çeşitli arazi tiplerini içermektedir. Bir alanın biyosfer rezervi olarak belirlenmesi için;
- Ana biyo-coğrafik birimler içerisinde insan etkilenmelerinden derece derece nasibini almış alanları temsil etmelidir.
- Korunmaya muhtaç peyzajlar, ekosistemler ya da hayvan ve/veya bitki türlerini içermelidir.
- Bulunduğu bölgede sürdürülebilir alan kullanımları için örnek olabilecek özellikleri olmalıdır.
- Biyosfer rezervlerinin üç temel işlevini yerine getirebilecek kadar büyüklüğe sahip olmalıdır.
- Üç temel zona sahip olmalıdır. Yani, yasal olarak koruma altına alınmış mutlak koruma zonu, açıkça sınırları tanımlanmış tampon zon ve bunları çevreleyen genişçe bir gelişme zonundan oluşmalıdır (UNESCO 2000).
Biyosfer rezervinin organizasyon yapısı alanın planlama ve yönetiminde ilgili kamu kurumları, yerel halk ve özel teşebbüsün katılımıyla desteklenmelidir.
Kaynak: unesco.gov.tr